Bir Meme Bırakma Hikayesi

Ben İnci, tam tamına yirmi sekiz ay boyunca aşkla emzirmiş bir anneyim. Kızım Mavi, tam tamına yirmi sekiz ay boyunca aşkla emmiş bir bebek. Ve bu aşk bitti, daha doğrusu aşkımız bitmedi ama emzirme hikayemiz bitti, tamamlandı, başka hikayeler açılmak üzere çekildi kenara, öyle olması gerekiyordu bitmesi gerekiyordu. Kızım iki yaşına yaklaşmaya başladığı zamanlarda bir korku ve telaş sardı içimi. Evet az kalmıştı, bitmesi gerekiyordu, ama sanki biterse o müthiş bağ da bitecekti ve sanki anneliğim de bitecekti, görevim tamamlanacaktı ve eksik kalacaktım. Konuştuğum tüm pedagogların gözlerinin içine bakıyordum istediği kadar emsin sorun değil demeleri için. Moğol kadınlarına özeniyordum, çocukları ne zaman isterlerse o zaman bırakıyorlardı, ay bırakmamız lazım gibi telaşları yoktu hiç. İki yaş doğum gününü yapalım sonra dedim, erteledim, bir ay geçti, işlerim çok yoğun dedim, bahaneydi aslında, erteledim, iki ay geçti, hazır mıyız ki düşüneyim tam tarih koyayım dedim, yine bahaneydi, erteledim, ve yirmi sekizinci ayında pedadogumuzun dediği cümle dan diye çınladı beynimde. Sen çocuğunun birey olmasını istemiyor musun, onun özgürleşmesine, sosyalleşmesine neden izin vermiyorsun, çocuğuna kötülük yapıyorsun demişti. KÖTÜLÜK… Haklıydı aslında, kızım günde 2493452304 kere meme emerdi, sadece acıkınca değil, acıkınca, acıkmayınca, düşünce, canı acıyınca, canı acımasa da, sıkılınca, sevinince, üzülünce, korkunca, çekinince, stresliyken, uykusu gelince, uyanınca vb bu daha da devam eder. Tüm hayati mekanizması memeydi. Uykuya memeyle geçiyordu. Ve gece her uyandığında yine meme emerek uyuyabiliyordu. Ya bir gece hastalık vs bir şey olsa ben olmasam dünyanın her türlü hali var, öyle bir durumda ne yapacaktı. Onun birey olmasına izin vermeliydim, nasıl ki her konuda sen yapabilirsin diyorsam bu konu da da özgür bırakmalıydım ve yapabilirdi. Ama en önemli konu benim kararlı olmamdı. İşte kötülük lafı var ya o lafla verdim kararımı, çok kararlıydım beynim bitecek artık diyordu her ne kadar yüreğim istemese de. Her zaman yüreğimin sesini dinleyen ben bu sefer beynimin mantığımın sesini dinlemeliydim. Ve dinledim de.

dfgh

İlk Aşama:

Önce kendi kendine uyutmayı öğrettim ona. Hep mememde uyurdu, emzik gibiydi resmen memem. Uykuya dalacağı zaman, ağzından çıkardım mememi ve poposuna minik pışpışlarla “uyu kızım yanındayım” diye devam ettim. Ağzında meme yoktu, ilk zamanlar hemen memeye yapışıyordu tekrar, veriyordum, hayır demiyordum, ama bir iki dakika sonra tekrar çıkarıyordum mememi ağzından. Böyle böyle uykuya geçişinde ağzında meme olmadan uyumaya başladı. Ve o süre zarfında ilk defa öğle uykularında dışarıda olabildim. Hep “eyvah uyuyacak eve yetişmem lazım” diyip iş planlarımı ona göre yapıyordum ama artık kendi kendine uyuyabiliyordu. Bizim tabirimizle anne gibi uyuyordu artık kızım.

İkinci Aşama: Hazırlık Aşaması

Meme bırakma zamanı gelmişti ama küt diye birden kesmek istemedik. Hem ben de kendimi ve kızımı bu sürece hazırlamalıydım.Kademeli olarak bırakarak daha travmasız ve keyifli atlatabilirdik bu süreci. Birden bire oluşacak bir yoksunluk duygusu kızımı ciddi etkilerdi biliyorum. Ama bu çocuktan çocuğa değişecek bir durum ve en iyi biz anneler tanırız çocuklarımızı ve birden bırakmak mı kademeli bırakma mı sorusuna cevabı yine biz verebiliriz, çocuklarını en iyi tanıyan kişiler olarak.

İlk bir hafta anne bebek dergilerini okuduk, okuduk derken resimlerine baktık bol bol,malum çok fazla bebek ve çocuk fotoğrafları ve emen bebek resimleri çok fazla oluyor biliyorsunuz. Dergilerde emen bir bebek gördüğümüzde “ Aaa bu çok küçük bir bebek, büyümeye ihtiyacı var, bu yüzden emiyor” diyor ve geçiyordum, çocuk resimleri gördüğümüzde “ Aaa ne tatlı çocuklar, emmiyorlar, emmelerine gerek yokmuş artık, ne güzel oynuyorlar, gülüyorlar,eğleniyorlar” diyordum ve dinliyordu kızım beni pür dikkat. Tam bir hafta boyunca günde 10 kere belki de 20 kere aynı şekilde baktık dergilere. Dolu dolu ama inceden bir hazırlık aşaması yaptım böylece kendimce.

Bu geçen bir haftanın sonunda, Mavi ile bir konuşma yaptım, benim kızım büyüyordu ve artık meme emmesine gerek yoktu. “Artık meme emmemize gerek kalmayacak ve bu çok güzel bir haber” diye söyledim herkese kızımın da duyacağı şekilde. “Biz memeyi bırakıyoruz, bu üzülecek değil, sevinecek kutlanacak bir haber” diyordum sevinçle, kızımın duyacağı şekilde anlatıyordum eşime dostlarıma, aileme.

İlk bir hafta hazırlık süreci bu şekilde geçti, hazırlık süreci çok çok kolaydı çünkü meme zaten vardı hayatımızda.

Üçüncü Aşama: Meme Bırakmaya Başlıyoruz…

İkinci hafta ilk üç gün gündüzleri üçe düşürdüm emmeyi. Her emmek istediğinde “kızım saat şuraya gelsin o zaman emelim”, “haydi gel şimdi şunu oynayalım” diye geçiştirdim ama geçiştirirken “şuan emmene gerek yok büyüyoruz yaşasın” da diyordum.
Bu üç günden sonra gündüzleri kestim. “Artık gündüzleri emmemize gerek” yok diyordum ve “bir süre sonra geceleri de emmemize gerek kalmayacak” diye de anlatıyordum. Çok kritik iki gündü. Resmen ne yapacağını şaşırdı, ağlama sızlanma yoktu, büyüdüğünü duyduğu için büyükmüş edalarında geziniyor ama gece olsun diye de sabırsızlanıyordu, hatta akşam hava kararır kararmaz elimden tutup “hadi gece oldu meme emelim uyuyalım” bile diyordu, çok sabırsızlanıyordu ben de sabırsızlanıyordum ama neyse. O ikinci hafta gündüzleri emmeyi bırakmıştık.

Dördüncü ve Son Aşama: Bay Bay Meme…

Üçüncü haftaya geliyorduk. Geceleri de bırakma haftası. Oooofff işte ne kritik haftaya gelmiştik. “Artık geceleri de emmemize gerek yok, yaşasın” diyip meme bırakma partisi için hazırlıklara başladık. Meme bırakma partisi ne derseniz, tamamen bizim uydurduğumuz bir şey, hani bu çok güzel bir haber demenin eğlenceli bir yolu gibi.

IMG_5273

Yakınlarımızdan birkaç kişiyi çağırdık eve, pastasını kızım kendi yaptı, büyüyordu ya artık pastasını bile kendi yapabilirdi, uçan balonlarımızı aldık ve meme bırakma hediyelerimizi hazırladık. Hediye kısmını ben üstlendim. Herkesin vereceği hediyeleri ben bilerek seçtim, memeyi bırakma ile ilgili olmalı, büyüyor olması ile ilgili olmalıydı hediyeler. Mesela bir tanesi sevdiği bir karakterin üzerinde olduğu bir pipetli bardaktı, sütünü bu bardakta içebilirdi, diğeri de araba şeklinde altında tekerlekleri olan bir bardaktı, bu tekerlekli araba kızım istediği zaman sütünü getirecekti ona, düt düt düüüüt süt geliyoooor diye bağırıyorduk bu bardak ile. Bir diğer hediye de bir oyundu. Hani kitabevlerinde oyuncakçılarda daha büyükler için oyunlar var ya, ailecek bir araya gelip oynayabiliyorsunuz, tabu gibi mesela, bu da ailecek bir arada oynanabilecek bir oyundu. Büyümüştü kızım artık ve bizimle büyük oyunları oynayabilirdi, vermek istediğim mesaj buydu aslında.

Snapseed
Ve eğlendik eğlendik eğlendik, meme bırakmayı kutladık, geldik mi zurnanın zırt dediği yere, gece uykusuna. Çok isterdim bu kadar eğlendikten sonra yan yana yattık uyuduk demeyi, ama gerçeği yazayım dilerseniz. İlk gece çok zordu, meme meme diye ağladı, kucağıma aldım, annen yanında, emmemize gerek yok artık, ben yanındayım bana sarıl dedim hep, ve sarıldım sıkı sıkı. İki gece bu şekilde kucağımda bana sarılarak uyudu, hatta ilk gece sakinleşsin diye kucağımda bana sarılırken bir odadan öbür odaya gezerken uyudu kaldı, ama diğer geceler gezmedim öyle, alışabilirdi, ve her gece kucağımda geze geze uymak isteyebilirdi, yatakta oturup sarılıyordum kızıma ve defalarca ben yanındayım, anne yanında, uyuyabilirsin diyordum.

maviiiii

iki geceden sonra sihirli bir değnek değdi sanki, üçüncü gece hiç sızlanmadı meme diye. Bu arada memeyi hiç saklamadım, ne zaman isterse açtım, dokundu sevdi, memeyi hiçbir zaman nefret edilecek, saklanılacak bir şey gibi yansıtmadım, evet biz memeyi çok seviyorduk hala daha da çok seviyoruz, çünkü meme bizim büyümemiz için o kadar uzun zaman bize hep süt verdi, ama artık büyüyordu kızım ve gerek yoktu, her istediğini yiyebilir sütünü bardaktan içebilirdi, ama meme hep yanımızda olacaktı, sevebilirdik, dokunabilirdik, öpebilirdik.

Tam da burada değinmek istediğim bir şey daha var. Çevremde çok fazla, bir şey sür diyen oldu, salça, acı biber, kara sür, vb hayır hayır hayır, kaçın lütfen böyle bir şey duyarsanız ki duyacağınızdan adım gibi eminim. Belki çok etkilidir hoop bir günde bırakır çocuğunuz bilemem orasını, benim ilgilendiğim tek konu travmasız atlatabilmesiydi. Düşünsenize sırıl sıklam aşık olduğunuz adam birden karşınıza eciş bücüş, ağzı burnu dağılmış, canavar gibi çıkıyor ve sizin canınızı acıtıyor, tiksiniyorsunuz, nefret ediyorsunuz, ömür boyu unutamazsanız yaşadığınız travmayı. Ne gerek var, acı biber salçası süreyim, ağzı acısın yansın bıraksın, kıl koyayım saç koyayım kara süreyim korksun tiksinsinlere, oha derim afedersiniz. Şunu diyenler olacaktır, ay biz öyle bırakmışız ne olduk ki!!! Hiçbir şey olmadık ama dediğim gibi bıraktırmak marifet değil, keyifle travmasız bıraktırmak marifet.

Sihirli üçüncü gün gece uykularında da gösterdi kendini ve sihirli değnek değmişti yine. Artık sızlanma yoktu, ben büyüdüm edaları fazlasıyla vardı, gece uykuları için artık meme değil kitaplarımız vardı. Daha doğrusu her hafta bir kitap alıp o hafta boyunca sadece uyku zamanları açıp okuyacağımız kitaplardı bunlar. Ve uykuyla özdeşleşecek, kitabı okuduktan sonra kapatıp uykuya geçeceğimiz kitaplardı. İlk seçimlerimiz kızıma küçük hikayeler, küçük prens ve uyku masalları kitaplarıydı. Ama favorim uyku perisi kitabı. Kitabın sonunda gözlerini kapat bir uyku perisi rüyana girip sana en sevdiğin hayvanları göstersin diyordu ve hoop gözler kapanıyordu.

Ama tabii hayaller hayatlar hep vardır ya, üç hafta uyku düzenimiz şaştı, uyku saatlerimiz uzadıkça uzadı, emerken beş dakikada uykuya geçen yavrum, memeyi bırakınca saatler sürdü uykuya geçmesi, o kitapları defalarca okuduk, ezberledi, ama bu da bir dönemdi, pedagogumuzun da dediği gibi meme bıraktıktan sonra uyku düzeninde bir ay şaşma, bocalama, uykuya geçişi reddetmek, zorlanmak çok normal. Biz artık yavaş yavaş eski düzene girmeye başlıyoruz. Ama gece uykularında uykuya geçişimiz zor oldu, uzadı çok, öyle ağlama, bağırma çağırma değil, uyumak istememe durumu vardı oynamak, kitap okumak istiyordu, ama bu çok uzun sürüyordu. Fakat uykuya geçtikten sonra sabaha kadar deliksiz uyuyor ve bu benim için kızım doğduktan sonra ilkti resmen sabaha kadar deliksiz uyku. Artık her gece deliksiz uyku var hayatımızda. Tabi nadir de olsa uyanıp tekrar kendi kendine uykuya dalabiliyor. Aaa tabii devam eden bir alışkanlığımız var, onu bırakmadık henüz ama bir süre sonra yavaş yavaş onu da bırakacağız. Normalde Mavi bir mememi emerken diğer mememin ucunu tutardı, şimdilerde ise ara ara tutmak istediğinde mememin ucunu tutmaya devam ediyor.

maviiiiiiii

Beslenmemiz nasıl etkilendi derseniz, kızım meme varken hayatında çok iştahsız bir çocuktu, çünkü büyük bir güvencesi vardı meme, ama meme hayatımızdan çıktıktan sonra iştahı müthiş düzeldi, eskiden elimde tabak yesin diye peşinde koşarken, bir şeyler yemesi için taklalar atarken şimdi artık daha rahatım, biz ne yersek o da yiyor, benim de içim rahat.

Benim sütüm gelmeye devam etti tabii, göğüslerim şişti, hafif ateş durumu oldu. İlaç kullanmadım bunun için, banyo da soğuğa yakın su ile masaj yaptım göğüslerime sık sık, bir de ada çayı içtim bol bol, sütü azaltıyormuş. Ama sıkıntılı bir süreç olmadı çok. Kademeli bırakmanın etkisi olabilir.

Ve bir meme bırakma hikayesi bizimkisi, başlangıcı zor olan çok fazla duygusal olarak bağlandığımız bir hikaye, ama hep derler ya bağımlı değil bağlı çocuklar yetiştirelim diye, işte bu sebepten keyifle atlatmaya çalıştığımız bir hikaye bu. Edindiğim en önemli tecrübe şu ki önce anne karar verecek, önce anne kararlı olacak, anne kararlı olduktan sonra çocuğunuz öyle size ayak uyduruyor ki, inanamıyorsunuz ve hayatımda kızım kadar meme düşkünü birini görmedim ve bu kadar düşkün olduğu bir şeyi böyle rahat atlatabileceği aklımın ucundan bile geçmiyordu, ama atlattık, hala gelir aklıma ara ara içim sızlar, bu değişik bir duygu gerçekten de.

Bir meme bırakma hikayesiydi bu, sevineyim mi üzüleyim mi bilemediğim, müthiş değişik duyguları bira arada yaşadığım bir hikaye. Sırada başka hikayeler var, takdir edersiniz ki bitmeyen bir süreç bu hikayaler, tuvalet eğitimi, meme bırakma, oda yatak ayırma derken devam eden bu süreçler. Biz oda ve yatak ayırma sürecine doğru yol alıyoruz şimdi…
Nice hikayeleriniz olsun, kutlayacağınız ve güzel hatırlayacağınız…

Sevgiyle kalın…

mavi gülücük son

2 thoughts on “Bir Meme Bırakma Hikayesi

  1. Merabalar inci hanim…oncelikle aunu belirtmak ister ben sosyal medyayi cok fazla kullanan birisi degilim instegramda sizi takip ediyorum sizi sicak bir insan olarak gordugum ici. Birde ortak bir yanimiz var benim de bir kizim var 24 aylik siIn de kiziniz oldugu icin biraz daha sicak bakiyorum sozin yaklasiminiza….sizin yazilariniza elimdwn gelunce okumaya calisiyoru. Hepsini okuyamadim malesef ama denk gelenleri okumaya calisiyorum…az once memeyi birakma hikayenizi okudum….af buyrun ama benim aklima takilan bazi seyler var onlari dilim dondugunce sizinle paylasmak istedim….ben ogretmenum sinif ogretmeniyim 39 yasindayim 5 yillik evliyim ve 2 yasinda bir kizim var….kizimin hayati icin elimdwn gelenin fazlasini yapiyorum bilincsiz bir annedw degilim gerek oz bakim becerilerinde gerek duygu ve dusuncelerinin bicimlenmesi konusunda gerek de beslenmesi konusunda elimden cok cok fazlasini yapmaya calisiyorum tabi kzim istedigi surece…..birey olmasi konusunda ona her zaman yol gosterecegimdir bu benim asli gorevin bundan sonra Allah tum cocuk sahibinolanlara bunlara bunlari yasamayi nasip etsin…..cocuk yetistirmek dunyanin en zor isi takdir ederisniz ki bir canliyi dunyaya getiriyorsunuz ve onu egitmeye calisiyorsunuz….benim kzim zor bir bebekti buyudu cocuk oldu ama zorluklarimiz malesef buyuyemedi hala bebeklikte devam ediyor…bu duruma artim alistim yavas yavas yol aliyoruz onlarla beraber…bunlar nedir..en basta kaka sorunu 4. Ayda kaka yaparken popoda catlaklar olustu ve malesef hala kaka yaparken zorlaniyor ve tututor kakasini yaklasik 20 aydir ritin bir sekilde devam eden bir sorun bu konuda sayisiz doktira gittim istanbulda yasiyorum ve bana soylenen ve benim arastirdigum tum doktorlara gittik…ama cozum bulamadik beslenmesi duzelcek dediler once aile duzeltecek sinra bebek dediler yaptik soylenen herseyi yapmaya calistim esim de bende ama malesef o korkuyu atamadik hani siz anlatiyorsunuz ya meme hikayenizde oyunlarla partilerle birakma surecinzi bizimevde de aynu seyler surekli oluyor kakamiz geldigunde soyliyor anne kaka geliyoo diye sonra basliyorum pozisyinumuz soyle olsun annecim korkmuyoruz biz kakadan annecim sonra evdeku tum oyuncakalara bez bagliyoruz beraber kaka yapiyoruz ama malesef olmuyor ….sonra arkadaslarimzi hayvanlarimi sayiyoruz hepsi kaka yapiyo diyee malesef yine olmuyor en sonunda aryi 3. Yada 4. Gunun sonunda mecburen kaka yapilinca bayram edasinda alkis kiyamet mina kaka yapti diye ebve hopluyoruz zipliyoruz ( bu arada kizimin ismi Mina) bu sadece kaka sorunumuz haa bu arada 20 gunluk lama tedavimiz vardi bagirsaklar harekete alissin diye biz o kadar guclh bir bebegiz ki lamayla bile kakamizi tutuyorduk o kadar yani…. yeme sorunumuz zaten hic olmadi halada olmuuor kesinlikle muthis istahsiz bir cocuk istahi acilsin yesin diye hala saklabanlik yapip taklalar atiyoruz ve sonuc yemiyor kendi kendine birakiyoruz acikir yer diye 3 gun sadece su ile beslendi agzindan tek bir mama kelimesi cikmadi en son anne yuregi yine basladim oyunlarla yemek yemegee…..ve herseyide yemiyoruzz malesef evde pisen yemekler ayri mina icin ayri hala malesef …..evde piseni yesin denildi onune konuldy yemek saatinde ayni masaya oturuldu ama yok olmuyor…..uyku problemi hala kendi kendine uyuyamiyor ayakta sallamaya cok karsiyim bebeklkgunde bizde mavi gibi emerek uyuyur geceleri emerek uykuya daliyordum memeyi birakinca nasil oldu bilmiyorum ninni soyleyerek ve kucagimda sallayarak uyumaya basladik inanin o asamaya nasil gectik hic hatirlamiyorum bile…..memem birakma surecimiz cok kotuydu 18 aylikken birakmak zorunda kaladik bende sizin gibu herhengi birsey surmedim oksayarak konusarak birakmaya calistik 2 ay surdu bu evre aglamalr sizlamalar uyumamalar ateslenmeler hastalanmalar oldu…..hala meme diye konusur memye bakariz oksariz …….sizin yazilarinizi okuyunca benim evladim ne kadar zor bir evlatmis diyorum ya siz cok yumusak anlatiyorsunuz yada ben cok zor yasiyorum herseyi o kadar rahat anlatiyorsunuz ki…..mesele demissiniz ki istahsiz bir cocuktu yemesi icin taklalar atiyordum ama simdi mutis istahi duzeldi diye…..Mina nin istahinin duzelmesi icin nelerimi vermezdim ben emin olun xok kotuyuz biz…memeyi birakmak bizde o etkiyi yaratmadi……yani bilemiyorum ben sizi yazilarinidan bir kacini o kudum ve okuduktan sonra cocuk buyutmek cok kolay zor olan benim kizim mis deyip kendi kendime hayiflandim…..bi yerlerde bi yanlik var ama ben duzeltemiyorum belli ki yada siz gercekten cok beceriklisinz….bu arada ben oglenci bir ogretmenim saat 13 de dersim baslar 18.29 dersim bitiyo bittigi gibi eve kosarak gelip minayla berabaer zaman geciriyorumher aksam degisik aktiviteler yapiyorum oyunlar oynariz beraber yemek yapariz v.s …….bi bakicimiz var Mina surekli bakicida kalmasin cocugun akli karismasin diye saadece 3 saat bakiyo bakicimiz sonrasinde esim devraliyor Minayi…..3sonra zaten ben geliyorum……yani ben kendimi ilgisiz ve bilgisiz olarak gormuyorum ama sizin yazilarinzi okuduktan sonra kendimi yetersiz hissetmeye basladimm…… ben sadece icimden gecenleri yazdim okursaniz boyle bir insan oldugunu bilmenizi isterim anlattiklarimla ilgili varsa soylemek istedikleriniz memnuniyetle kabul ederim olumlh olumsuz sorun degil…..ben nacizane icinden gecenleri yazdim suan bu saatte neden bunu yazdigimi da bilmiyorum…..Size hayatta basarilar dilerim kiziniz Mavi icinde Rabbin guzellikler dolu hep iyinin oldugu kotulugun fesatligin olmadigi bir hayat diliyorum…..Tum cocuklar icinnnn…….iii gecelerr

  2. Ozur dilerim az once ginderdigim yaziyi telefondan yazdim bazi kelimeleri yazarken yutmusum kusura bakmayin birde 39 yasindayim yazmisim yanlislik olmus 30 yasindayim olacakti……

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir